Yayın Evi: İnkılap
İngilizceden Çeviren: Aylin Yengin Orijinal Adı: Water For Elephants Sayfa Tasarımı: Meline Pamukçuoğlu-Derya Balcı Kapak Uygulama: Aret Demirkaynak Sayfa Sayısı: 399 |
- Beş yaşınızdayken yaşınızı günü gününe bilirsiniz.Yirmilerinizdeyken de bilirsiniz.Yirmi üç yaşındayım,dersiniz,ya da yirmi yedi.Ama otuzlarınıza geldiğinizde acayip bir şeyler olur.İlk başta belli belirsiz bir hıçkırık,bir anlık bir kararsızlık gibidir.Kaç yaşındasın?Ee,ben- güven dolu bir sesle başlar,sonra durursunuz.Otuz üç diyecek gibi olursunuz,ama değilsinizdir.Otuz beşsinizdir.Sonra bir rahatsızlık duyarsınız,çünkü bunun sonun başlangıcı olduğunu düşünürsünüz.Öyledir tabii,ancak bunu kabullenmeniz yıllar sürer.(sf.17)
- Bedeniniz size ihanet ettiğinde,zihniniz bunu inkâr eder!(sf.18)
- Yaş korkunç bir hırsız.Tam hayata dört elle sarılmışken bacaklarınızı altınızdan çekip sırtınızı kamburlaştırır.Ağrılarınızı artırır,kafanızı bulandırır ve gizliden gizliye eşinize kanser hücreleri aşılar.(sf.26)
- Bir masada tek başınıza olmanın en kötü yanı,başkalarının konuşmalarını duymanın kaçınılmaz olmasıdır.(sf.87)
- "Her şey bir hayalden ibaret,Jacob ve bunda yanlış bir şey yok." (sf.131)
- "Koruma adına dışlanma politikasından nefret ediyorum,çünkü bu beni doğrudan konu dışı bırakıyor." (sf.138)
- Ama onlara anlatacak neyim olabilir ki? Artık başıma hiçbir şey gelmiyor.Yaşlanmanın arkasındaki gerçek bu ve sanırım meselenin püf noktası da bu. (sf.138/139)
- Paylanmaya ve güdülmeye ve yönetilmeye ve idare edilmeye o kadar alıştım ki,birisi bana gerçek bir insanmışım gibi davrandığında,nasıl tepki vereceğimi bilemiyorum. (sf.215)
- "İki insanın kaderinde bir arada olmak varsa,eninde sonunda bir araya gelirler.Bunun adı yazgıdır." (sf.334)
- Ulu Tanrım.Hem işsiz, hem de evsizim,üstelik bakmam gereken hamile bir kadın,sahipsiz bir köpek,bir fil ve on bir tane de at var.(sf.379)
- İnsan böyle bir sırrı sakladığında,zamanla sırrın anlamsızlaştığı hissine kapılır.(sf.390)