- "İyimizi niye el alsın,kötümüzü niye el görsün." (sf.25)
- "Hayatta gri renkler vardır," dedi Nilüfer."Hiçbir şey siyah beyaz değildir.Hele sevgiler hiç değildir."(sf.106)
- "Ben boşuna nefes tüketmişim.Sen bari tüketme.Çünkü kimse karşısındakini dinlemiyor,insanlar doğrularını ve yanlışlarını kendileri bulmak zorundalar." (sf.108)
- Boynunda bir zincirin ucunda maşallahla birlikte bir haç,bir de yahudi yıldızı taşıyordu.Çok basit bir açıklaması vardı.Bütün insanları Tanrı yaratmıştı.İnsanlar Tanrıya yakarmak için değişik yollar bulmuş,değişik dinlerle etiketlemişlerdi bu yolları.Tanrı herkesin tanrısıydı.(sf.140)
- "Normal,sıradan insanların hayatlarını biriyle paylaşmaya ihtiyaçları vardır." (sf.195)
- "Çocuklarınız mı var?"
"Bir kızım var." dedi Aylin.
"Sorunlu mu?"
"Sorunsuz çocuk var mı?" (sf.200) - "Her sevginin içeriği başkadır." (sf.211)
- "Bir Tanrı'nın var olduğuna bütün kalbiyle inanan bir insan,din ayrımı yapmaz.Zaten dinlerin de hiç farkı yoktur birbirinden." (sf.216)
- "Bana bak Doktor! Deviririm şu masayı kafana!"
"Devir.Burada her şey sigortalı."
"Kafanı da kırarım."
"O da sigortalı."
"O rüküş eteğini paramparça ederim."
"Bak işte onu yapma.Çok para ödedim o eteğe." (sf.217) - İnsanlar dünyaya,başlarına gelebilecek şeyleri yaşamak için geliyorlardı.Her şey gelebilirdi başlarına.Bu nedenle hoşgörülü olmak şarttı.Ayıplamak,kınamak yanlıştı. (sf.222)
- Yaşam,fırtınada dönen bir yeldeğirmeni gibiydi. (sf.233)
- "Başarısız tatmin olmaz." (sf.249)
- "Sevdiklerimizin acı içinde ölümleri ruhlarımızı çok derinden yaralar." (sf.251)
- "Dünya sizin yüreğinizde sakladığınız sorunlarla heba edilmeyecek kadar güzel." (sf.255)
- Soğuk,dayanılmaz bir diş ağrısı gibi yoğun ve keskin. (sf.266)
- Sanki hepimiz lanetlenmiştik ve bir tek ben tüm acıları seyretmeye mahkum edilmiştim. (sf.267)
- Bir insan aynı ömrü iki kez yaşayabilir mi? (sf.268)
- "Hiçbir azap sonsuza dek çekilmez." (sf.269)
- "İçindeki çocuğu öldürürsen hayatın tadı kalmaz." (sf.285)
- "Hem bu kadar akıllı hem de bu kadar kaçık nasıl
olabiliyorsun,gerçekten anlayamıyorum.Hastalarıyla mucizeler yaratan
biri,dans pistinin ortasında on beş yaşında kız çocuğu gibi davranır
mı?"
"İçindeki coşkuyu öldüren biri mucizeler yaratabilir mi?" (sf.289) - "Kabul etti mi? Karısının kalkıp orduya girmesine,onca erkeğin arasına girmesine göz yumuyor mu Joe?"
"Ne kadar dramatiksin," dedi Aylin."Orduya doktor olarak gidiyorum,striptizci olarak değil." (sf.296) - "Dünya,erkek arayan dişi piranalarla dolu." (sf.297)
Perşembe, Şubat 23, 2012
Adı: Aylin ~ Ayşe Kulin
Etiketler:
Ayşe Kulin,
Everest Yayınları,
Roman,
Türkiye
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bu kitabı çok merak ediyorum..
YanıtlaSilGüzel bir kitaptı.
SilYakın zamanda okumanız dileğiyle :)